İlaç sektöründe en büyük alıcı kamu olurken, döviz kurlarını düşük tutarak fiyatların baskılanmasıyla ilaca erişimin zorlaşması maliyeti artırıyor.
Gerek hammadde gerek de yabancı firmaların çok olmasıyla döviz kurlarına dayalı ilaç fiyatlaması, piyasadan çekilme riskiyle karşı karşıya kaldı.
Türk Eczacıları Birliği’nin “hasta mağduriyeti” sorunu yaratabilecek bu duruma çözüm aranması gerektiğini açıklarken, temelde Türkiye’de ana alıcı olan kamunun kurlardaki yükselişle fiyatları baskılaması yattığı iddia ediliyor.
İlaçlar, Euro Bölgesi 5, Euro kullanmayan 9, “dolaylı ülke dikkate alınan ülke” olarak 15 ülkeden düşük fiyatlardan seçilerek belirlenirken, fiyat belirlemede de 2009 yılındaki fiyat ve kurlar “referans” alınıyor.
Danışmanlık şirketi New Bridge raporunda, Türkiye’de fiyatlandırmanı ana unsuru Euro kurunun düşük tutulması ve Euro kullanmayan ülkelerle de fiyatlamanın sorun oluşturduğunu belirtti. Raporda ithalatın kurlardaki dalgalanmayla gelir dalgalanmasına yol açtığı belirtildi.
Ekonomim’in derlediğine göre, firmaların çözüm yollarından birini euro kurunun dinamik olması olarak gördüğü, paralel ihracatta da sıkı denetlenme istedikleri belirtiliyor. Ancak çözüm önerilerinin ilaç fiyatlarını sıçratma riski de bulunuyor.